Reklam sloganındaki gibi “tam yerinde, tam zamanında “yaşamaya çalıştım hayatımı. Şimdi ellilere ulaşınca bir kere daha doğru söze inanmanın huzuru var içimde. Çocukluğumdan beri “hayat bir gündür, o da bugündür” sözü kazınmış beynime. Belki de ilkokul öğretmenimin hediyesidir.
İlk gençlik yıllarında çoğumuzun sahip olduğu kısıtlı imkanlar, bizi ertelemelere alıştırmış olabilir. Ama mesleğimizi elimize alıp çalışma hayatına başlayınca özgürlük te arttı değil mi? Sonra belki evlendik, ebeveyn olduk. Çoğu kendi insiyatifimizde olan kararlar aldık. Tam da bu zamanda erteleme tuzağı sık sık karşıma çıktı. Kendi adıma bu tuzağa düşmemek için tetikteydim. İş yerinde o kısacık çay molaları bile arkadaşlarla sıcacık sohbetlere ayrıldı. Hafta sonlarını minimum ev işlerine maksimum gezmelere tozmalara, can arkadaşlarla tadına doyulmaz birlikte geçirdiğimiz saatlere ayırdım. Hafta sonları en özel yemekler yaptığımda en sevdiklerimi de davet ettim hep. Anılar da pişirmek için.
İşten her geldiğimde, önce çocuğumla oyunlar oynadım yemekten önce, anne olmanın keyfini ve şükrünü yaşatacak zamanlar ayırdım kendime. Bazen oyuncaklar arasında yemeğimizi yedik. Ama oyunları doyasıya oynadık.
Otuzlu kırklı yaşlarda “çeşme akarken testiyi doldurmak gerek” sözünü annemde çok duydum. Neredeyse ağzına yapışmıştı. “Ama testinin dolmasını beklersek hayatı yaşamadan ölecek miyiz?” dediğimde çocuk gibi fırçalandığım da olmuştur.
Ama “nasıl geçti habersiz o güzelim yıllarım” şarkısını hiç sevmedim. Kaç yıl, kaç hafta ve hatta kaç günümüz kaldığını bilmediğimiz bir yolda yürürken insan bu şarkıyı nasıl sevebilir?
E o halde dengeye de dikkat ederek hiçbir anı yaşamayı ertelememeli. Boğazda çok şık bir lokantada balık yiyerek de, vapurda simitini martılarla paylaşarak da boğazın tadı çıkar. Evlilik yıldönümleri tek taş beklentisiyle de, eşine hiç söylemediğin aşk sözlerini kalbine nakşederek de kutlanabilir. Kahvaltı organizasyonu yaparak harcayacağın zamanı Burgazada da mimozaların altında dostlarınla ekmek arası domates peynir yiyerek te geçirebilirsin.
Para hayatı hakkıyla yaşamak için tek faktör değil.
İyi ki ertelememişim diyorum şimdi;
Hiç de planlamadan arkadaşlarımla buluşmayı, anneme komşularıyla sürpriz doğum günü partileri yapmayı, ailece gece yarısı üçte kar yağarken sokaklarda yürümeyi… Ooo daha neler neler…
Sözün özü dostlar, 54 yasındayım ve hayat göz açıp kapayıncaya kadar geçmemiş. Dolu dolu geçmiş, anı biriktirmişim, dost biriktirmişim, ilişki biriktirmişim, gezmişim, görmüşüm, ağlamışım, gülmüşüm. Ve de hepsine her zaman şükretmişim.
Söyler misiniz bunlar kaç parayla satın alınır ?
Helal olsun Ilksen’cim. Daha nicelerini yaşaman ve yaşatmak dileklerimle….
Güzel dileklerine teşekkürler Moizcim.
Kalemine sağlık ablam. Biliyorum ki hayata bakışında arkadaşlarınla,çiçekle,böcekle,bir bardak çayla,kahveyle mutlu olduğunu biliyorum. Bence de iyi ki ertelememişsin.
Mutluluklarımiz birlikte artsın kardeşim.
Kalemine sağlık yetenekli arkadaşım. Ertelemeden yaşamaya devam
Beraber de güzel anılar biriktirmeye devam edelim canım arkadaşım.