Hadi elli yaşı sanal dünyada da bulayım bakayım, dedim. Ne tuhaf durumdur ki hep karşıma çıkan yok cilt bakımı önerileri, yok kırışıklıklar nasıl giderilir yöntemleri, falanlar, filanlar, özetle; dış bakım…Oysa iç bakıma giriyoruz ellili yaşlarda biz , iç bakıma!
20’li yaşlar; gençlik başımda duman, 30’lu yaşlar sorumlulukların tavan yaptığı zamanlar, 40’lı yaşlar uyanışın başladığı; mesela kadının kendi güzelliğinin en farkına vardığı, kendisini en güzel, en özel hissettiği yaşlar…onlar geride kaldı. Ellilerde şimdi biz, ‘kendim olmak’ istediğimize vakıf olduğumuz yaştayız. Kendimizin kendi hali yani…
Olanla yetinme değil, ama olanı sever hale getirme, kaderci değil ama kaderle dans edebilme hali.
Ayıklama, eleme, süzme ‘yanlış yere çekilmezse’ ayrışma hali. (Eee serde mühendislik olunca hem de kimyalısından olunca tanımlama da o kaynaktan besleniyor belli ki). Kendini geçmişten, kendini bağımlılıklardan, kendini ezberletilmişliklerden, kendini enerjisi tutmayanlardan ayırma yaşı elliler. Ayıkladıkça özünü bulma, ayrıştıkça kendi özünle buluşma. Ayrışmadan kastım; anladın sen onu, kendi yüklerinden ayrışma, yoksa bu yaş insanları kaynaştırma yaşı. Kendini bulma hadisesi yani.
50 yaş artık endişelerden özgürleşip, hayallerinden kaynaklanan hedeflerin peşinden gitme yaşı. Bak bu son cümleyi bir daha oku, tanıyacaksın senin de aklından daha önce geçeni. Aç, açıkta kalırım diye ev sahibi olayım, iş sahibi olayım hedeflerinden, özündeki kendim ne olmak istiyor? Ne yaşamak istiyor? hedefine ulaşma çabası mertebesi.
Tabiri cazise arafta bir yaş gibi gözüküyor elliler, çünkü ne bize ezberletilmiş genç tanımına tam uyuyor ne öğretilmiş yaşlı kavramına yani arada bir yerlerde sanki. Oysa elliyiz , araftamıyız gerçekten? Hayır belki de ilk kez çok da net bir yerdeyiz, kendinsin artık, hadi biraz daha esneteyim; kendin olmaya en yakın noktadasın, cidden niyettesin, Çünkü artık senden beklenileni değil, beklediklerini sandıklarını değil, artık içinden geleni yaşıyorsun. Evet hala korkuyorsun ama istemeye değil artık belki azcık gerçekleştirmeye.
Emin olduğum bir şey var ki, hiç olmadığı kadar kendinin istediğini yaşamak istediğin yaştasın, ne anne babanı gururlandırmanın telaşı, ne ideal anne baba figürü olma mücadelesi, ne o, ne şu, ne bu, kendi kendine kendini gösterme zamanı gelmiş çatmış. Elliyiz , hadi göster kendini kendine, hoş geldin kendim, yaşamın en kendim hali hoş geldin…
Hislerimize şahane boyutta tercüman olmuşsun Işıkcım. Özgürlük ve içsel güzellikler yaşlarımız kutlu olsun.
Sevgili Ilksen;
En içten olan yaşadıklarını hissettikleni kaleme alınca otaya çıkıyor değil mi? Sen de bize ne güzel öncü oldun.
Keyifle takip ediyoruz seni ve heyecanla bekliyoruz yenilerini . Hayatın keyfini herşeye rağmen çıkarmaya devam o zaman.
Çok güzel düşünülmüş, planlanmış, ve yazılmış bir yazı. Ellili yaşlarda olan herkesin kendinden bir şeyler bulabileceği türden. Henüz tam anlamıyla gerceklestiremedigini düşünenleri de cesaretlendirebilecek cinsten. Yazarın eline ve fikrine sağlık demeli.
O halde sevgili Moiz cesaretle yaşanacak keyifli Ellili yıllar olsun diyelim.
Kalemine , yüreğine sağlık ?En güzel yaşlar şimdi başlar ♥️
Ne kadar güzel hakkını veriyorsun yaşamın sevgili Özlem.
Ne güzel bir yazı cankacığım. Her bir satırına yürekten katıldığım. Ve yeniden motive olduğum. Ertelediklerimi, üşendiklerimi yine yeniden ajandama aldığım. Güdüleyen, şevk veren hem de aynı zamanda
“-ohhhh artık 50 yim. Biraz daha keyif yapabilirim “ dedirten..? Ben bir 50 + olarak bayıldım yazına canım?????bir sonrakini heyecanla bekliyorum ?
Hep konuştuklarımızın yasadiklarimizin yada daha doğrusu artık yaşamak istediklerimizin özeti. “Kendime Gelirken” i okurken de çok ilham almışım, senin kaleminden okurken tohumlar atılmış yazmaya demek. Var ol cankam.
Ne kadar içten hissetmişsin sevgili Özlem. Ellileri en kendin halinle yaşamaya devam etmen dileğiyle.